Başbakan Erdoğan’ın Didim’deki marina açılışında “Yatların vergisini değiştiriyoruz, gelin teknenize Türk bayrağı çekin” sözlerinden birkaç gün sonra Türk bayraklı gemilerin ÖTV’si sıfırlandı. Aynı araçlar için yüzde 18 olan KDV ise yüzde 1’e indirildi
ANKARA - Türk bayraklı gemilere beklenen vergi müjdesi geldi. Geçen hafta Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Didim’deki marina açılışında yatlarla ilgili vergilendirmenin değişeceğine ilişkin sözlerinin ardından bugün Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararıyla beklenen vergi indirimleri gerçekleşti.
Başbakan Erdoğan Doğuş Grubu’na ait Didim Marina’nın açılışını yaparken “Bakanlar Kurulu’ndan karar çıkarıyoruz. Yatlara yönelik yapıyı değiştiriyoruz. Biliyoruz ki tekne Ahmetin’dir Mehmet’indir. Ancak teknesi yabancı bayraklı. Diyoruz ki gelin teknenize Türk bayrağı çekin. Çünkü bu bizi rahatsız ediyor” demişti.
Bu sözlerden birkaç gün sonra 18 gros tonu geçmeyen yat ve tekneler ile yolcu ve gezinti gemilerinde yüzde 8 ve yüzde 6.7 oranlarında uygulanan ÖTV sıfırlandı. Aynı araçlar için yüzde 18 olan KDV ise yüzde 1’e indirildi. Yeni oranlarla fiyatı vergisiz 100 bin TL, vergiyle 127 bin 400 TL olan bir yat veya teknenin 101 bin TL’ye alınabileceği hesaplanıyor.
MTV Haziran’da kalkmıştı
Türkiye’deki yüksek vergi yükü nedeniyle Türk yatlarının Türk karasularında yabancı ülke bayrağıyla gezmesi uzun zamandır tartışılıyordu. Yabancı ülkelerin bayrağı ile Türkiye’ye getirilen tekneler, yüzde 8 ÖTV, yüzde 18 KDV ve her yıl ödenen MTV’yi ödemiyorlardı. Tekne alan kişi, teknesine Türk Bayrağı çekip, Türkiye’deki liman ya da belediyeye kayıt ettirirse, bu vergileri ödemek zorunda kalacağından, teknesine Türk bayrağı çekmeyip kayıtlara da girmeyince bu vergileri de ödemiyordu. Teknelere uygulanan ve 3-5 bin TL’den başlayıp 50-100 bin TL’ye kadar ulaşan MTV geçen yıl Meclis’ten çıkarılan bir yasayla kaldırılarak yerine düşük tutarlı harç düzenlemesi getirildi. Yürürlüğü ise bu yıl Haziran ayında başladı. Dünkü Bakanlar Kurulu kararı da, KDV ve ÖTV yükünü ortadan kaldırmış oldu.
Hükümet masada taviz vermiyor, ‘ILO ne ki?’ diye soruyor
2009 yılının memur maaş zamları ile sosyal hakları belirlemek üzere kurulan toplu görüşme masasının 4. turunda “ILO” tartışması yaşandı. İlk oturumda kamu işveren tarafıyla sendikalar arasında, ardından da sendikaların kendi arasında yaşanan tartışmalara böylece bir yenisi eklendi.
Memurlara “toplu sözleşme ve grev hakkı”nın ele alındığı 4. tur görüşmelerde sendikaların Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarında grev ve toplu sözleşme hakkını savunmaları üzerine kamu işveren tarafının ilgisiz tutumu üzerine masanın gerildiği öğrenildi.
‘Böyle anlayış olur mu?’
Sendikaların tepki gösterdiği bu tutumla ilgili Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız şunları söyledi: “Biz ısrarla ILO normlarında grev toplu sözleşme hakkının uygulanması konusunu gündeme taşımaya çalışırken, Kamu İşveren Kurulu üyelerinin ILO normlarının ne anlama geldiğinin farkında olmadıklarını gördük. Bu bizim açımızdan çok büyük bir üzüntü kaynağı olmuştur. Masada ’ILO ne ki’ diye soruyorlar, ’ILO’dan ne anlıyorsunuz’ diye soruyorlar. Böyle bir anlayış olur mu?”
Net bir açıklama yok
Masada, kamu çalışanlarının grev ve toplu sözleşme hakkı için yasal zeminin olgunlaştırılması konusunda siyasetin acele etmediğini, bu hakların önüne siyaset engeli çıkarıldığını ifade ettiklerini ve bu engelin kaldırılmasını istediklerini de söyleyen Akyıldız, uluslararası sözleşmelerin kamu çalışanlarına bu hakkı tanıdığını savundu.
Akyıldız, şöyle konuştu: “Gelişmeleri aşağı yukarı tahmin ettiğimiz için grev ve toplu sözleşme hakkının hayata geçirilmesi konusunda uzunca bir süreye ihtiyaç duyulacağı kanaatiyle 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun önemli bazı maddelerinde değişiklik yapılması talebimizi yineledik. Toplu sözleşmenin kapsamı genişletilmeli, Uzlaştırma Kurulu kararları taraflarca kabul edilecek bir noktaya getirilmeli dedik. Ancak grev, toplu sözleşme hakkı konusunda net bir açıklama yapılmaktan kaçınılmaktadır.”
62 bin 720 TL’lik teknenin fiyatı 12 bin 250 TL düşecek
Yenİ düzenlemeyle sıfır tekne ve yatlarda yüzde 8 olan ÖTV’nin sıfıra, yüzde 18 olan KDV’nin yüzde 1’e inmesiyle, vergi yükü nedeniyle Türk Bayrağı takmayan yatların tamamının Türk bayrağına geçmek isteyeceği tahminleri yapılıyor. ÖTV’nin sıfırlanması ve KDV’nin yüzde 1’e çekilmesi ile vergisiz fiyatı örneğin 50 bin TL olan teknenin ÖTV ve KDV’li fiyatı 62.720 bin TL’ye çıkıyordu. Şimdiyse yüzde 1 oranındaki KDV nedeniyle fiyatı 50.5 bin TL olacak. Yani tekne sahibi 12.250 bin TL daha az para ödeyecek.
Türk bayrağına geçenin teknesini 1 yıl satması yasak
Resmİ Gazete’de dün yayınlanan tebliğle, Türk sahipli olup yabancı bayrakta bulunan ve özel kullanıma mahsus gemi, deniz ve iç su araçlarının ithal esasları da düzenlendi. Bu tür araçların bağlama kütüğüne kaydedilmesi amacıyla ithalini düzenleyen tebliğe göre, yabancı bayraktan Türk bayrağına geçiş yapacak teknelerin 30 Haziran’dan önce iktisap edilmiş olması gerekiyor. Ayrıca bu şekilde “ithal” edilen, yani yabancı bayraktan Türk bayrağına geçen teknelerin yurt içinde devir ve satışı 1 yıl süreyle yasak olacak. Tekne sahibi bağlama kütüğüne kayıt yaptırırken 1 yıl boyunca satmayacağını taahhüt edecek.
Editör: TE Bilişim
