Başbakan Erdoğan'ın  konuşmasına "Son grup toplantımızı yaptığımız 12 Haziran'dan bu yana önemli gelişmeler yaşandı." diye başlayarak " Ülke içinde ve ülke dışında önemli görüşmelerimiz oldu. Çeşitli ülkelerin liderleriyle görüşme imkanımız oldu. Ülkemizin geleceğini 19 Haziran'da acı bir haberle içimiz yandı. Hakkari'de 8 askerimiz şehit oldu. 19 askerimiz yaralandı. Operasyonlarda 31 terörist etkisiz hale getirildi. Güvenlik güçlerimize başarılı operasyonlarından dolayı kendilerini kutluyorum. Terör örgütü kayıp vereceğini bile bile gençleri ölüme gönderiyor. Terör örgütünün kanlı yüzü bir kez daha görülmüştür. " sözleriyle devam etti.
 
Erdoğan Suriye tarafından düşürülen uçağımızla ilgili, “Yaşanan olaylar sebebiyle Brezilya'daki programımızı iptal ettik. Biz yoldayken bir acı haber daha aldık.
 
Uluslararası karasularda bir askeri jetimize saldırı yapıldı. Suriye karasularında vurulmadı uçağımız. Vurulduktan sonra Suriye karasularına düşmüştür. Dışarıda ve içerde bazı mahfiller bunu saptırmaya çalışıyor. Pilotlarımızı arama çalışmalarımız sürüyor. Önceliğimiz pilotlarımızı bulmak onlara sağ salim ulaşmaktır” diye konuştu.
 
Başbakan Erdoğan Türkiye’nin kararlı adımlarla sorunları çözdüğünü söyleyerek “Aziz milletimizle birlikte bölgemizdeki dost ve akraba halklara çekmek istiyorum. İç ve dış politikaların iç içe girdiğini gördük. Özetle ekonomi dış politika sosyal kalkınma birbirleriyle kenetlenmiş alanlardır. Biz 9 yıl bu anlayışla hareket ettik. Ekonomimiz büyüdü. Dış politikamız güçlendi. Türkiye içine kapansın diye kimse söyleyemez. Türkiye yanı başında olanları sadece seyretsin diyemez.
 
Türkiye merkezinde bulunduğu geniş coğrafyada kardeş ve akraba halklarla aynı gönül dilini konuşan bir ülkedir. Onların kederine kayıtsız kalan bir Türkiye'nin bu coğrafyada gelişmesi düşünülemez.
 
2002 yılında Türkiye'nin dış ticaret hacmi 88 milyar dolardı. Şimdi 376 milyar dolara ulaşmıştır. Türkiye hayata geçirdiği aktif politikayla bölge halklarıyla daha da kaynaşmıştır. Dünyadaki itibarı daha da artmıştır. Tüm bunlar Türkiye'nin aktif sağduyulu, barışcıl bir politikasının sonucudur.” diye konuşmasına devam etti.
 
Başbakan Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti, “Türkiye'nin hiçbir ülke komşusunu toprağında gözü yoktur. Hiçbir ülkenin iç işlerine karışmamış karışmayacaktır. Türkiye'ye el uzatan her ülke emniyet içindedir. Biz komşularımızın yer altı kaynaklarıyla coğrafi konumlarıyla ilgilenmedik, hele hele zafiyetleriyle hiç ilgilenmedik.
 
“Dostluğumuz Ne Kadar Değerliyse, Gazabımız O Kadar Şiddetlidir”
 
Geçmişte Türkiye her zaman mazlumun yanında olmuştur. Bugün Filistin denildiğinde, Hama Humus değildiğinde bir hesap içinde değiliz. Gönülden konuşuyoruz. Türkiye'nin dostluğu ne kadar değerliyse, Türkiye'nin gazabı da o kadar şiddetli ve kahredicidir.
 
Sağduyulu olmamız acziyet içinde olduğumuz gibi anlaşılmasın. Biz tarihi yaparız, onu kimin yazacağına kimin okuyacağına karışmayız.
 
Etkinliği artan ve büyüyen bir ülke bu bölge için bir tehdit değildir. Bu coğrafyadaki her oyunu, her senaryoyu boşa çıkarmak için Türkiye devamlı çalışma içerisinde olacaktır. Biz bazı ülkelerinin tetikçiliğini yapan terör örgütü için yakıcı bir azap olmaya devam edeceğiz.
 
“Türkiye Sonuna Kadar Haklıdır”
 
Suriye'nin uluslar arası hava sahasında düşürülen uçakla ilgili az da olsa hedef saptırmaya çalışan köşe yazarları olduğunu görüyorum. Sanki bu ülkenin insanı değil bu insanlar. Silahsız kimliği açık olan tek başına uçan, tehdit oluşturmayan bir uçağımızı düşürdükleri bu olayda Türkiye sonuna kadar haklıdır.”
Editör: TE Bilişim