Aslan balığı tehdidi Marmara’ya ulaşabilir
Zehirli dikenleri nedeniyle doğal düşmanı az olan etçil aslan balığı, son yıllarda ülkemizin Akdeniz kıyılarında yaşam alanı buluyor. Vücudundan çıkan zehirli dikenleri ile büyük yırtıcı balıkları bile kendisinden uzak tutan aslan balığı, balık ve ahtapot yumurtalarını hızla tüketiyor. Hızlı üremesi ve oburluğuyla da diğer balıkların önüne geçen aslan balığının Akdeniz’in ardından tüm denizlerimizi tehdit etmesi üzerine bilim insanları alınabilecek önlemleri konuştu.
Birleşmiş Milletler (BM) Çevre Programı desteğiyle, Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu ile Türk Deniz Araştırmaları Vakfı’nın (TÜDAV) Kemer’de düzenlediği ‘Aslan Balığı Çalıştayı’na 10 ülkeden 50 bilim insanı katıldı.
‘Orfoza iş düşüyor’
Toplantıyı düzenleyen TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, “Akdeniz’de tespit edilen aslan balığı, hızlı üreyen, etobur ve yayılımının sınırlandırılması gereken bir tür. Artık denizlerimizde ürüyor. En azından hızlı yayılımı yavaşlatılmalı. Akdeniz’in en büyük şansı ise bu balığın yavrularını orfozun yemesi. Koruma altına alınan orfoza, aslan balığı nüfusunu kontrol etmesi için büyük iş düşüyor” dedi.
Balık üzerine araştırmalar yapan İskenderun Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cemal Turan ise, istilacı bir tür olan aslan balığının küresel ısınmanın etkisiyle Marmara Denizi’ne kadar çıkabileceği uyarısını yaptı. Turan, “Elbette balığın Marmara’ya kadar gitmesini yükselen deniz suyu sıcaklığı ve aşırı avcılık kaynaklı boşalan habitatlar belirleyecek. Tüm denizlerimiz için önemli bir tehdit olabilecek bir balık” diye konuştu. İnsanlar üzerinde nadiren geçici felç, kalp yetmezliği ve ölüme bile neden olabilen aslan balığı zehrinin ciddiye alınması gerektiğini söyleyen İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nden Dr. Bengisu Mirasoğlu ise Türkiye’de henüz bir yaralanma kaydının olmadığını belirtti.
Gökhan Karakaş / Milliyet
