09.10.2012 Pazartesi yayınladığımız "Türkiye Denizcilik Sektöründe İlerliyor" haberine okurlarımızdan, Deniz Ergin'in yaptığı yorum dikkat çekiyor.

"Bakış Açısı Yanlış"

Türk bayrağının beyaz listede olması, bu bayrağı taşıyan gemiler için büyük avantajdır, ticaret ve dolaşım kolaylığı sağlar, gemi kiracıları açısından sigortalama ve kabul edilebilirlik noktasında armatöre büyük avantaj sağlar. Kiracının yükünü Gürcu ( ya da mesela Kamboçya) bayrak gemiye teslim ederken ki rahatlığı ile Türk bayraklı gemiye teslim ederken ki rahatlığı kıyas bile kabul etmez.
 
Lakin Türkiye'nin ihracatının artması için Türk bayraklı gemiye gerek yoktur. İhracatınızı pekala yabancı bayraklı gemilerle de hiç ama hiç sıkıntı çekmeden, gemi bulma zorunluluğu da yaşamadan tıkır tıkır yaparsınız.
 
Lakin;
 
Türk bayraklı (ya da yabancı bayrak ama Türk sahipli) geminin, devletimizin göz önüne alması gereken avantajı şudur;
 
Türk bayraklı ( ya da sahipli) gemiyle, navlunu yurtdışına ödememiş olursunuz. Aliağa'dan Mısır'a taşınan inşaat demiri yükünü Türk bayraklı ( ya da sahipli) gemiyle taşıtırsanız, ödenen navlun, ülkede kalmış olur, yani döviz kaybetmeyiz, yani cari açık oluşmaz...
 
"Türk bayraklı gemilerin taşıdığı yükler, yabancı ülkeler arasında" 
 
Ayrıca, Türk bayraklı (ya da sahipli) gemi, yabancı ülkeler arasında bile yük taşırsa, mesela, Fransanın Fos sur Mer limanından aldığı buğday yükünü İtalya'nın ya da Yunanistan'ın bir limanına taşıdığında, alınan navlununun ortalama %70 gibi bi kısmı Türkiye'ye gelir (%30 liman masrafları), çünkü armatör Türk'tür ve bankası da Türkiye'dedir. Ve Türk bayraklı (ya da sahipli) gemilerin taşıdığı yükler, çoğu zaman yabancı ülkeler arasındadır.
 
Yani Türk sahipli bir gemi, adeta İHRACAT YAPAN BİR FABRİKA gibi ülkeye döviz kazandırır, uzaktan da olsa, pek göze görünmese de çok ciddi istihdam yaratır - (gemi adamı, tersane, kumanya, hırdavat vs). Armatör para kazanırsa gemi de yaptırır, coaster yaptıracaksa onu da Tuzla da yaptırır, o da en ciddi istihdamdır.
 
Maalesef bizim devletimiz bunu görmüyor, denizciliğe, özellikle de, yukarıda bahsedilen denkleme en çok uyan gemi tipi olan coaster (1000-10,000 dwat) tipi gemilere ve gemi sahiplerine sırtını dönmüş durumda.
 
"Devlet Adamlarını Kutluyoruz"
 
Her gün ekonomi sayfalarında okuyoruz, milyar dolarlar havalarda uçuşuyor, devletimiz ona teşvik, buna muafiyet, oraya yatırım, buraya yataırım yapıyor. Hepsini takdir ediyor ve ilgili devlet adamlarını kutluyoruz.
 
Türkiye'deki Denizcilik Krizi
 
Lakin kimsenin dönüp denizciliğe baktığı yok, devlet bırakın milyar dolarları, sadece 500 milyon doları adam gibi adam 100 tane Türk armatörüne kredi (hibe istemiyoruz, geri ödeyeceğiz) olarak verse, ki adam başı 5 milyon dolar eder, Türkiye'de denizcilik krizi sona erer. Zor durumda olan Avrupalıların yüksek kondüsyonlu ve nispeten genç 90'larda inşa ideal gemilerini toplanır piyasadan, ve tekrar Akdeniz ticaretinin, hatta Continent'in kralı olur Türk'ler. Ülkemiz de döviz kazanır, istihdam olur, Tuzla canlanır bakımdı, special survey'di, dry dock'tu derken...
 
Ama düşünen kim ?

 
 
NOT: Okurumuzun düşünceleri, kendi özel düşünceleridir.  DenizHaber.Com'un düşüncelerini yansıtmamaktadır.  //DenizHaber.Com

 
Editör: TE Bilişim