Tarihte birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Antalya Yat Limanı, sürdürülen çalışmalar tamamlandığında, yeniden Antalya turizminin en gözde merkezi haline gelecek.

Bir zamanlar Türkiye'nin güney kıyısında Mersin'den sonra gemilerin yanaşabileceği ikinci liman olan Antalya Yat Limanı, bugünlerde sadece yatların ve bazı balıkçı teknelerinin yararlandığı bir liman haline geldi. Kaleiçi'yle bütünleşen bir liman olması nedeniyle yeşilin ve mavinin bütün tonlarının hakim olduğu Yat Limanı, barındırdığı doğal güzelliklerini cömertçe sergilemeye devam ediyor. Tarihinde birçok uygarlığa ev sahipliği yapan limanda bugünlerde yerli ve yabancı turistler, yatlarla Akdeniz kıyılarını günübirlik geziyorlar.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarihi Kültürel Merkez Danışmanı ve ODTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Madran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Antalya Yat Limanı'nın tarihçesi hakkında bilgi verdi. Antalya'nın tarih boyunca Anadolu'nun denize açılan kapılarından biri olduğunu anlatan Madran, Kaleiçi'nin hemen önündeki koyda, Yat Limanı'ndan önce Korykos adılı bir korsan limanı bulunduğunun antik kaynaklarda yer aldığını söyledi.

''Kaya kovuğu'' anlamına gelen Korykos'un falezlerin doğal yapısı ve sığınma limanı oluşu bakımından tarih boyunca ilgi gören bir ticaret limanı olduğunu vurgulayan Madran, liman ve gerisinde gelişen Antik Attaleia Kenti'nin MÖ. 2. yüzyıldan itibaren kesintisiz iskan gördüğünü ve günümüze kadar geldiğini belirtti.

Yat limanı ve Kaleiçi'nin arkeolojik ve geleneksel dokunun birlikteliğinin bir arada bulunduğu en iyi örneklerden birisi olduğunu anlatan Madran, Kaleiçi Yat limanı'nın bu özelliklerin korunması, yaşatılabilmesi ve gelecek nesillere aktarılabilmesi amacıyla Antalya Büyükşehir Belediyesince proje hazırlandığını belirtti.

Madran, mülkiyeti Hazine'ye ait Kaleiçi Yat Limanı'nın 2001'de 10 yıllık süreyle Antalya Büyükşehir Belediyesine kiralandığını ve halen Antalya Büyükşehir Belediyesince işletildiğini bildirdi.

Antalya Büyükşehir Belediyesince, Yat Limanı'nın turizme kazandırılması ve tarihi işlevini yaşatma ve yeniden etkin hale getirme amacıyla başlatılan projenin Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünce onaylandığını anlatan Madran, projenin hayata geçirilmesiyle, Yat Limanı'nın araç trafiğine kapatılacağını, alana girişlerin belirginleştirilerek ve tanımlı hale getirilerek gereksiz araç yoğunluğundan korunacağını kaydetti.

Madran, projeyle, alandaki doğal (falezler, tescilli ağaçlar) ve kültürel değerlerin (surlar, mescit, tescilli yapılar) korunacağını, bu değerlere yönelik görünüm ve silueti bozucu, tahrip edici hiçbir eyleme izin verilmeyeceğini kaydetti.

Yat Limanı suyunun kullanımının belirli kurallara bağlanacağını da ifade eden Madran, yatlar ve gezi tekneleri için su yüzeyinde ayrı mekanlar oluşturulacağına işaret etti.

Limanın kuzeyindeki mendirekte deniz taksisi durağı oluşturularak, Yat Limanı'ndan Düden ve yakın yerlere geziler düzenlenmesinin planlandığını açıklayan Madran, şöyle devam etti:

''Projenin hayata geçirilmesiyle liman 15-20 yıl öncesi gibi yeniden insanların uğrak yeri haline gelecek. Limanın uygarca kullanılması amacıyla alınan önlemler sıkı bir şekilde uygulanacak. Limandaki genel yaşam alanının yozlaşması söz konusuydu. Limana özel zabıta görevlendirilerek, bölgenin uygarca kullanılması sağlanacak. Burası yaşanabilecek bir yer olmalı''

Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Feridun Uyar da Yat Limanı Projesi'nin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından da onaylanmasıyla en kısa sürede ihaleye çıkarak bölgedeki çevre düzenleme çalışmalarına başlanacağını belirtti. Uyar, projeyle Yat limanın bazı bölümlerin kentsel planlarının yapılarak, çöp kutuları dahil limanda yer alacak her nesnenin görsel estetiğe uygun olacağını kaydetti.

 

Editör: TE Bilişim