Amaç Üzüm Yemek Değil Bağcı Dövmek
Marka tescili bize ait olan sitemizin adını izinsiz kullandığı için yargılanmakta olan sitede yayınlanan yalan ve sansasyonel haberleri ortaya çıkarttık.
"Cahit İstikbal'i Kim koruyor" safsatası
Son dönemde tiraj olarak Denizhaber.com'un çok çok altında kalan, yetim hakkı amme borcunun üzerine yattığı sitemiz tarafından ortaya çıkarılan daha önce "kişilik haklarına ağır saldırıdan" hakkında mahkeme kararı bulunan, yalan haber ve kişilik haklarına saldırı iddialarıyla hakkında devam eden çok sayıda maddi tazminat ve ceza davaları bulunan kişinin sorumluluğunda bir sitede, ülkemiz denizciliğinin yetiştirdiği en önemli değerlerden birisi olan Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği eski başkanı ve Uluslararası Kılavuz Kaptanlar Birliği Başkan Yardımcısı Cahit İstikbal'i hedef alan haberler yayınlandı.
Sitemize ulaşan bilgilere göre Kaptan İstikbal'in Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği başkanı olduğu dönemde meslektaşı Lütfü Berk'i kaybettiği gün üzgün haldeki bir fotoğrafından da "medet umularak" süslenen aşağılayıcı olmasına özen gösterilen haberde, güya Denizcilik Müsteşarlığı'nın Ana Arama Kurtarma Kontrol merkezi (AAKKM) kaza listelerinde OMEGA-G gemisinin kazaya karışan gemide "Pilot Gemide" bölümüne "EVET" değil "HAYIR" denilerek Kaptan Cahit İstikbal korunmuş...
İşte Amacın Üzüm yemek değil Bağcı Dövmek Olduğunu Gösteren belge
28 Mayıs 2009 tarihinde meydana gelen ELLA-J kazası ve işte Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM listelerindeki durumu.
2 ay önce meydana gelen bu kazada da PİLOT GEMİDE hanesinde HAYIR yazıyor. Oysa bu gemide de kılavuz kaptan vardı.
Eğer amaç bağcı dövmek değil üzüm yemek olsaydı, ilgili haberi yapanlar 2 aydır bu konuda da bir haber yapmış olmaları gerekirdi.
Böylelikle AAKKM tarafından yapılan hatanın kaptan Cahit İstikbal'e özgü olmadığı bir dikkatsizlik neticesi olduğu; ama yapılan haberin kaptan Cahit İstikbal'e "özel" ve onu "Hedef" alan bir haber olduğu ortaya çıkıyor.
Üstelik, Müsteşarlıktaki igililer OMEGA-G hadisesinde HAYIR'ı EVET yaparken, ELLA-J deki HAYIR halen duruyor! (Güncelleme: Haberimiz üzerine sehven olduğu anlaşılan bu yanlışlık saat 16.30 itibariyle düzeltilmiştir.)
Bunlar aslında hiç dikkate alınmaması gereken, iyiniyetli bir uyarıyla kolaylıkla düzeltilebilecek, küçük ayrıntılar. Hiç bir kasıt olmadığı da o kadar açık ki.
Denizciliğimiz için canla başla çalışan Müsteşarlığımızın sehven yapmış olduğu bir kelime hatası nedeniyle sanki yasa dışı işler yapıyormuş gibi töhmet altında bırakılması da bir başka bağcıyla uğraşmak örneği.
Bilindiği üzere malum site müsteşar atanmadan önce uzun süre bir başka ismin müsteşar olacak propagandasını yapmıştı.
Bu olayda da hedef, Türkiye'nin yetiştirdiği bir kişiye "Ne pahasına olursa olsun saldırmak" olunca, okuyucuların da konuyla ilgili bilgilerinin olmayabileceği hesaplanınca, adam karalama amaçlı sansasyonel haber de ortaya çıkıyor.
Ama sitemize gelen çığ gibi destek mesajları bu planın tutmadığını gösteriyor.
(Not: AAKM Sitesindeki bu yanlışlık 29.07.2009 saat 16:30 itibariyle düzeltilmiştir)
Kaptan Cahit İstikbal neden hedef alınıyor?
Sitemize ulaşan bilgilere göre, 1997-1999 yılları arasında Uluslararası Denizcilik Örgütünde yapılan Türk Boğazları ile ilgili görüşmeler ve tartışmalarda Türkiye Delegasyonunda yer alarak çalışmaların Türkiye lehine sonuçlanmasına katkıda bulunan Kaptan Cahit İstikbal; daha sonra toplantılarına katıldığı Uluslararası Kılavuz Kaptanlar Birliği içerisinde yaptığı çalışmalarla göz doldurarak uluslararası alanda beğeni kazandı. Bunun sonucunda önce birlik içerisindeki Uluslararası Teknik Komite'ye seçilen İstikbal, daha sonra 2002'de Hamburg'da yapılan Genel Kurul'da bu birliğin Başkan Yardımcılığı'na seçildi. 2006 Yılında Havana'da yapılan genel Kurul'da üye ülkelerin en fazla oyunu alarak yeniden Başkan Yardımcılığı'na seçilen Kaptan Cahit İstikbal 2010 yılında Brisbane'de yapılacak Genel Kurulda Başkanlığın en güçlü adayı konumunda.
Bu süreç içerisinde 1998 yılında Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği web sitesini kuran Cahit İstikbal çalışma arkadaşlarıyla birlikte bu sitede denizcilik haberlerine de yer verilmesiyle Türkiye'de denizcilik Haberciliğinin öncüsü oldu. Sadece denizciliğimize katkı amaçlı yapılan bu çalışmaların devamında "Denizhaber" alan adını 2002 yılında alan Cahit İstikbal, bu alan adında ilk haber sitesini 2004 yılında kurdu.
Daha sonra bir müddet bugün kendisi aleyhine hakaret ve saldırı haberleri yapan kişiye denizhaber sitesine haber girme yetkisinin verilmesine de izin verdiği öğrenilen İstikbal, daha sonra basın ahlak yasasına uygunsuz ve kendi isim ve itibarının kendisinin onay vermeyeceği işlerde kullanıldığı düşüncesiyle bu izni kaldırdığını ifade etti. Akabinde alan adıyla ilgili bütün hakları hiç bir bedel istemeden sitemize devreden İstikbal, bu dönemde Türkiye'de kılavuzlukta devam eden kargaşanın sona ermesinde gerek Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği başkanı kimliğiyle, gerekse Uluslararası Kılavuz Kaptanlar Birliği Başkan Yardımcısı kimliğiyle etkin rol oynadı. Bu rol, bu kargaşadan çıkarı olan kesimlerce hedef yapılmasına neden oldu.
Hedef yapanlarla bugün bu haberleri yapan kişinin çıkarları birleşince geçmiş dönemde Kaptan Cahit istikbal hakkında çirkin bir kampanya başlatıldı.
İstikbal “Haber uydurma”
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Uluslar arası Kılavuz kaptanlar Birliği Başkan yardımcısı Kaptan Cahit İstikbal; “Bahse konu kişiyle avukatım yoluyla olmak dışında muhatap olmam mümkün değil. Kazayla ilgili konularda yorum yapmam, bunun muhatabı başka kurumlardır, gerekirse onlar cevabını verir. Ancak bana atfedilen, görev yapmakta olduğum kurumun hakkımda Mitropoulos’a yazıldığı iddia edilen bir elektronik posta nedeniyle soruşturma başlattığı haberi ve benim de bu soruşturmada elektronik mektubu ben değil şu kişi yazdı dediğim haberi tümüyle yalandır. Bu konuda hakkımda başlatılmış bir inceleme konusunda bilgi sahibi değilim ve bu konuda hiçbir söylemde de bulunmadım. Kaldı ki benim denizhaber gibi bir başka kuruluşun faaliyetleri konusunda yorumda bulunmam, yazıldı yazılmadı o değil şu yazdı demem mümkün de değildir. Bu haber tamamiyle uydurma olup avukatım bu haberi noter yoluyla tekzip etmiştir.” Dedi.
İstikbal; hakkındaki "kazadan sonra izin aldı tatile gitti" haberinin de yalan olduğunu, görevinin başında olduğunu belirterek; "Yıllık iznimi Ağustos sonunda memleketim olan Rize'ye gitmek ve Paris'teki IALA toplantılarına katılmak için kullanacağım. Bu tür yalan haberleri yakışıksız bulmakla beraber ciddiye almıyorum ve önemsemiyorum. Bahse konu siteleri de takip etmiyorum ve takip etmemenin bir kayıp değil bir kazanç olduğunu düşünüyorum." dedi.
