İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye gazetesindeki köşesinde, "Washington’daki toplantıda Büyükelçi Ford ne söyleyince bir sonraki Suriye toplantılarına çağrılmadı", "ABD, PYD ve YPG için tornistan yapmaya mı hazırlanıyor", "Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar ABD Genelkurmay Başkanı Dempsey’in gözlerinin içine baka baka neler söyledi?" "Cemil Bayık neden huzursuz. Neden uykusunda kabuslar görüyor", "El Kaide, İŞID ile mücadale etse Ankara ne yapardı?" sorularına cevap aradı.
Yaşar’ın yazısının tamamı şöyle:
"Takvim yaprakları 15 Ocak 2015’i gösteriyordu. ABD ile aramızda henüz PYD/YPG tartışması alevlenmemişti. Washington’da üst düzey zevatın yer aldığı, Suriye stratejisinin belirlendiği toplantılardan birinde Büyükelçi Robert Ford şöyle diyordu:
“Bakın bu PYD/YPG’ye kesinlikle güvenemeyiz. Yani bunlar iyi insanlar değil. Kendi kendilerine görev buluyorlar. İleride ciddi sıkıntı yaşayacağız.”
2014 yılına kadar ABD’nin Suriye Büyükelçisi olarak Şam’da çalışan Ford, 11 Ekim 2015’teki bir başka toplantıda da, Obama ve ABD’nin Suriye politikasının çöktüğünü ağzından kaçırıvermişti..
O gün bugün bir daha da toplantılara davet edilmedi Büyükelçi Ford.
Bu anekdotu aktarmamızın sebebi Washington’daki PYD/YPG hareketliliği.
Toplantılar sıklaştı.
Tartışmalar uzuyor.
Sesler yükseliyor.
John Kerry ve ABD Dışişleri de, Büyükelçi Ford benzeri ifadeler kullanıyor. Bakmayın siz sözcülerin burunlarından kıl aldırmadıklarına.
Hatta “ABD’liler kendimizi kandırmayı bırakalım” öz eleştirisini bile yaparak PYD/YPG’nin aslında PKK’nın tam kendisi olduğunu bile söylüyorlar.
Hemen belirtelim ki, PYD/YPG-Rusya yakınlaşması, konuyu Washington açısından daha da içinden çıkılmaz hâle getirmiş durumda.
Şunu demek istiyorum, kimse ABD’den kafasına taş düşercesine ve bir anda “PYD/YPG terörist bir organizasyondur” demesini beklemesin.
Biraz daha zaman lazım. Tornistan için, stratejik ortağımıza süre tanımalıyız.
Tamam iyi güzel de ABD, YPG’ye terörist diyen Ulusal Terörle Mücadele Merkezi’nin internet sayfasındaki o bölümü kapattı mı diyorsunuz.
Evet doğru. Ama bir internet sayfasını kapatarak kimse PYD’yi aklayamaz.
CIA raporuna girmiş bir kere, PYD için, PKK bağlantılı (PKK affiliated) deniliyor. Rapor işte orada.
Kazısanız çıkmaz bir kere. Başkan Obama bile çıkartamaz.
Çok değil daha 2 gün önce, 62 ülkenin yer aldığı Suriye Koalisyonu Genelkurmay Başkanları toplantısında, Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar, ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey’in gözlerinin içine baka baka, 10’larca kez tekrar tekrar ispat argümanlarıyla PYD/YPG’nin tam da PKK olduğunu anlattı.
Türkiye dört koldan hiç geri adım atmadan bu işi bitirmeye müttefik ve stratejik ortaklarını iknaya çalışıyor.
Biraz da abartmıyor muyuz filan demeyin sakın.
Adamlar Kandil’i Şengal’e burnumuzun dibine taşımaya çalışıyor.
Yedi düvel olmuşlar terör örgütünü aklamaya çalışıyorlar.
Bir sonraki aşamada PYD ile düzenli olarak Türkiye’ye terör ihraç edecekler.
Türkiye az bile yapıyor aslında.
Yazının başlığının sırası tam da burada geliyor. Duran Kalkan adlı terörist diyor ya:
“Olmadı başaramadık.. Ağır bir yenilgiye uğradık..”
Gerçekten olmadı. Yapamadılar...
Devlet Sur, Cizre ve Silopi’ye giremeyecek, kantonlaşma başlayacak, sokak savaşları bütün bölgeye yayılacaktı.
Kabul etmek gerekir ki, terör örgütünün içeride ve dışarıdaki destekçilerinin yeniden deneme arzuları ve “Evet biz bu betonu bu kez deleriz” hırsları hiç bitmedi.
Cizre, Silopi ve Sur’da yapılamayan; Kandil, Kobani ve İdil üçgeninde, Figen Yüksekdağ’ın, “Sırtımızı YPG/PYD’ye yaslıyoruz” sözünün karşılığı oluşturulmaya çalışılıyor şimdilerde.
Yani terörist taşınıyor. Yani "siz Kandil’i vurursanız biz de sizi Kuzey Suriye’den vururuz" demeye getiriyorlar.
Ama olmuyor.. Önceki gün İdil kırsalında etkisiz hâle getirilen 12 terörist dağ kadrosunun en etkili grubuydu. Hele hele kod adları ile: Sipan, Jiyan, Nuda ve Ferhat sebebiyle Cemil Bayık iddia ediyorum ki kâbus üstüne kâbus görüyordur.
Bir de bu teslim olmalar filan başladı ya.. Cemil Bayık’ın günleri pek iyi geçmiyor. (Sur’daki beyin takımını oluşturan 15 kişi de ya teslim olursa?)
Yine olmadı. İdil’de daha başlayamadan beli kırıldı.
Dikkat çekici bir senaryo var sizle paylaşmak istediğim:
El-Kaide’yi bilmeyen yoktur değil mi? En iyi de ABD bilir...
Bir an olsun bu terör örgütü Suriye’ye gelsin ve DAEŞ’le savaşmaya başlasın. (Senaryo bu ya işte)
Yalandan da olsa savaşıyormuş gibi yapsın..
1’e 1000 katsın diyorum yani..
Ankara da buna inanmış veyahut kanmış olsun.
Bir basın toplantısında da Dışişleri sözcüsü Tanju Bilgiç’e sorulmuş olsun:
“El-Kaide artık değişti. Terör kimliğinden sıyrıldı. ABD’nin El-Kaide ile ilgili endişelerini anlıyoruz. Ancak El-Kaide, DAEŞ ile mücadelede en başarılı güçlerden birisi...”
Israrlı sorular üzerine de devamla:
“Dostlar bile her konuda aynı düşünmeyebilir. Biz dostuz ama her konuda aynı düşünmek zorunda değiliz.”
Tam da böyle durum."
Kaynak: iha