Türk denizcilik eğitiminin 133. ve İTÜ Denizcilik Fakültesi (İTÜDF)'nin 25'inci kuruluş yılı dolayısıyla düzenlenen "Geleneksel Balık Günü" bu yıl da coşkuyla kutlandı. 

İTÜ Denizcilik Fakültesi Mezunlar Derneği (DEFAMED) ve İTÜ Denizcilik Fakültesi işbirliği ile düzenlenen Geleneksel Balık Günü bu defa 02 Aralık 2017 tarihinde düzenlendi. 

'Geleneksel Balık Günü'ne ilgi yoğundu. Ulaştırma, Denicilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Suat Hayri Aka,Deniz Ticareti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar, Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Hızırreis Deniz,İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan ve Yönetim Kurulu üyeleri Şadan Kaptanoğlu, Tamer Kıran, KOSDER Yönetim Kurulu Üyesi Salih Zeki Çakır,Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı,İTÜ Denizcilik Fakültesi (YDO) Mezunları Sosyal Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bülend Temur diğer sivil toplum kuruluşları ile denizcilik sektör temsilcileri, öğretim görevlileri, mezunlar, ve çok sayıda davetli katıldı. 

Balık Gününde bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Suat Hayri Aka, önemli mesajlar verdi. Suat Hayri Aka, tüm devlet üniversitelerinin yararlanacağı staj gemisinin 2018 yılında kızağa konulacağı müjdesini verirken, şunları söyledi:

"Okul gemisi 2018 yılında kızağa konulacak"

"Yine bizler gibi denizci olan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Sayın Ahmet Arslan’ın selam sevgi ve iyi dileklerini de iletmek istiyorum.  Bununla birlikte bir müjdeli haberi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Sayın Başbakanımız çok sık bu toplantılara gelir ve okulun ihtiyaçlarıyla ilgili birtakım sözler verilirdi. Bu sözlerden bir kısmı yapıldı.  Örneğin yurt yapıldı ve hizmete sokuldu. Yine meslek büyüklerimizin de katkısı desteği ile yurt gerçekleşti. Bir de okul gemisi sözü vardı. Kısmetse 2018 yatırım programına alıyoruz. 2018 içinde, devlet üniversitelerinin yararlanabileceği, maksada uygun inşa edilmiş bir okul gemisini kısmetse kızağa koyacağız. Hastanesiz tıp eğitimi nasıl olmaz ise, gemisiz bir denizcilik eğitimi de yeterli olmaz.”

"En yüksek 2. Oyla IMO Konseyine yeniden seçildik"

Yine sizlerle sevindirici bir haberi paylaşmak istediğini belirten UDHB Müsteşarı Suat Hayri Aka, "Dün biliyorsunuz Uluslararası Denizcilik Örgütünde Konsey Üyeliği seçimleri vardı. Türkiye 1999 yılından beri Uluslararası Denizcilik Teşkilatında  C grubundan Konsey Üyesi seçilerek dünya denizciliğinin yönetiminde söz sahibi olmaktadır. Dün yine küresel manada  konjonktürün çok zor olduğu ortamda bir seçim yapıldı ve Türkiye son üç seçimdir başardığı gibi seçilen 20 üye arasında en yüksek 2. Oyu alarak  tekrar Uluslararası Denizcilik Teşkilatı yönetimine en üst sıradn girmiş oldu. Hayırlı olsun” şeklinde konuştu. 

"Gemi Adamları Yönetmeliği Değişecek"

Denizciliğin  dinamik bir meslek olduğunu ifade eden Müsteşar Aka, şunları kaydetti:

"Zaman değişiyor, teknoloji değişiyor, gemiler değişiyor. Şartlar ve dünya değişiyor. Hatta rotalar bile değişiyor. Artık gemiler Kuzey Kutbunu kullanıyor. Dolayısıyla bu değişim devam ettiği sürece, mevzuatlar da değişecek. Yönetim tarzları ve yönetim usulleri de değişecek. Gemi adamları Yönetmeliği de değişecek. Hatta son değişikliği belki önümüzdeki günlerde, Resmî Gazete ‘de bir daha okuyacaksınız. Şartlar değişiyor, değişim devam edecek ve biz değişime ayak uydurmak üzere mevzuatı da ihtiyaç duydukça değiştireceğiz."

"Gemiadamlarının lisan gereklilikleri yukarı çekiliyor"

Gemiadamları Yönetmeliğinde yapılan değişikliklere ilişkin de bilgi veren Müsteşar Aka, şöyle konuştu:

“Neyi değiştireceğimize gelince. Hepiniz takdir edersiniz. Bir kişi bile hayır yararlı değil derse bu değişikliği geri alırız. Lisan şartlarını değiştiriyoruz. Bu meslek İngilizce mesleğidir. Bu mesleğin dili İngilizce. Bu mesleğin eğitim dilinin de İngilizce olması gerekir. Bu mesleğin işleyişinde en çok ihtiyaç duyduğumuz dil İngilizcedir. Biz İngilizce standartlarını sadece okullarda değil, tüm gemi adamlarının İngilizce standartlarını daha yukarıya çekecek düzenlemeler getiriyoruz.”

“Yine bu değişiklik ile denizcilik eğitimi veren kuruluşlara büyük sorumluluklar yüklüyoruz çünkü şu ana kadar İdare’nin verdiği sertifikaları alabilmek için arpa radar sertifikası ECDIS sertifikası gibi bir dizi sertifikayı alabilmek için dershanelere, kurslara gidiliyor idi. Biz bu sertifikaları kaldırdık. Bundan sonra, 4 yıllık yüksek öğrenim görmüş gemi adamlarından bu sertifikaları istemeyeceğiz. Bu sertifikaların gerektirdiği eğitimi de Fakülteler verecek. Fakülteler müfredatlarını ders programlarını buna göre dizayn edecekler. Bu da fakülteler için biraz daha ilerlemek, biraz daha kaliteyi arttırmak anlamına geliyor. Eğitimde sorumluluk alma anlamına geliyor. Yeni Yönetmelikte bu anlamda da düzenlemeler yaptık.”

"Türk denizciliğinin kalitesi için bu değişiklikler gerekli"

“Bu, Türk denizciliğinin kalitesi için gereklidir. Biz dün IMO’da nasıl en yüksek oyu alan 2. Ülke olarak seçildik. Bir haftadır orada idik. Sayın Başbakanımız da geldi. Resepsiyonumuza katıldı ve bir konuşma yaptı. Deniz Ticaret Odası başkanımız da yönetim kurulu üyeleri ile birlikte geldi. Bakanlığımızın bürokratları daha bu sabah döndüler, ayaklarının tozu ile buraya geldiler. Biz orada günlerce lobi yaptık ve dedik ki Türkiye denizci bir ülkedir. Türkiye, 30 milyon DWT luk filosu ile dünyanın en büyük 30 filosu içinde 13. Sırada bir filoya sahiptir. Türkiye 172 adet ISPS Kod sertifikalı uluslararası trafiğe açık liman sahibi bir ülkedir dedik. 60 ı aşkın marinada 25 bin yat bağlama kapasitesine sahiptir 400 balıkçı barınağı var ki bazıları liman büyüklüğünde dedik ama en önemlisi 100 bini aktif 170 bin gemi adamı ile Çin’den sonra en çok gemi adamı yetiştiren ülkedir dedik. Dünya buna itibar etti ve Türkiye’yi seçti. Bunu devam ettirmemiz lazım. Gemidamları kalitesini sürekli arttırmamız lazım. Burada hem meslekten arkadaşlara hem sivil toplum kuruşlatına hem eğitim kurumlarına zor bir görev düşüyor. Gemi adamlığı zor bir meslek. Mahrumiyet mesleği. Kolay bir meslek değil ve giderek de dünyada gemi adamı açığı artıyor. Bir buçuk milyon gemi adamına ihtiyaç var. Türkiye, Piri Reis Üniveristesi ile, İstanbul Teknik Üniversitesi ile, 9 Eylül Üniversitesi ile KKTÜ ile diğer kuruluşları ile meslek liseleriyle dünyanın gemi adamı ihtiyacını karşılayabilecek kapasiteye sahip bir ülkedir. Bütün yapmamız gereken kaliteyi dünya standartlarına çıkarmaktır. Buna kendi filomuzun kendi denizciliğimizin verimli yönetilmesi için de ihtiyacımız var. Çünkü biliyoruz ki gemilerimizin PSC kontrollerinde alıkonmasının çok büyük bir kısmının arkasında gemiadamı kalitesindeki yetersizlik var. Gemiadamı lisan bilmiyor, derdini anlatamıyor. Gemiye kontrole gelen denetçiye anlamadığı için yerini gösteremiyor. Gemide var ama lisanı yetersiz olduğu için anlatamıyor ve gemisi haksız yere hakketmediği halde alıkonuyor. Bunu da önlemenin yolu gemi adamı kalitesini arttırmaktan geçiyor”

"Çağdaş uygulamalara adapte olmalıyız"

. “Tabii bununla yetinmememiz lazım. Denizcilik bir uluslararası meslek. Bütün mevzuatı kuralları uluslararası platformlarda hazırlanıyor. Onun için yeni çağdaş uygulamalara mutlaka adapte olmamız ve yeni çağdaş uygulamaları mutlaka taraf olarak, iç mevzuatımıza yansıtarak uygulamaya  geçirmemiz lazım. Balast suyu yönetimi sözleşmesi bunlardan bir tanesi. Sektörümüzün balast sözleşmesine hazırlık yapması lazım. Dünya artık radikal önlemlerle çevre güvenliği için deniz çevresinin korunması için ciddi tedbirler alıyor. Bu konuda geride kalmamalıyız.”

"Gemi söküm sözleşmesine uymalıyız"

Müsteşar Suat Hayri Aka, sözlerinin son bölümünde dikkatleri Gemi Söküm Sözleşmesi'ne çekerken şunları ifade etti: 

“Gemi söküm sözleşmesi çağdaş bir sözleşme olarak dünyanın ısrarla uygulamak istediği sözleşmelerden bir tanesi buna uymalıyız. Denizlerimizi korumak konusunda, deniz güvenlği, çevre güvenliği konusunda alınmış bütün tedbirlere katkıda bulunmalıyız. Bu konuda hepimize önemli görevler önemli sorumluluklar düşüyor.”

Balık Günü, Müsteşar Suat Hayri Aka'nın konuşmasına müteakip 40. ve 50. yıl mezunlarına berat verilmesi ve hep birlikte balık ve helva yenilmesi ile son buldu. 

Editör: TE Bilişim