Ülkede kaçak yollardan gelmiş çoğu Arnavut yaklaşık 350 bin işçinin olduğu tahmin ediliyor. Yunanistan, kendisini Avrupa çapında önüne geçilemeyen bir göçmen krizinin baş kahramanlarından biri olarak görüyor.

Kaçak göçmenlerle mücadelede Avrupa'nın 'en zayıf halkası' olarak nitelendirilen Yunanistan için, Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerle arasındaki sınırda ve uzun sahil şeridinde devriye gezerek kontrolü sağlamak kolay bir iş değil.

Yunanistan hükümeti de hem içeriden hem de AB'den gelen baskılar karşısında, yaklaşık 350 bini sadece Arnavutluk'tan bir milyon işçiye dahil olduğu düşünülen çoğu yasadışı göçmeni kapsayacak bir af ilan etmişti.

Göçmenlere tanınan süre, bu ay sonunda doluyor. Vizesi bitmiş, iltica başvurusu kabul edilmemiş ya da başka koşullar altındaki onbinlerce kişi, sınırlı bir süreliğine de olsa oturma izni elde edecek.

Peki, bu hakkı kazanamayanlara ne olacak?

Yunanistan İçişleri Bakanı Thanos Vezirianis, BBC'ye verdiği demeçte, ülkeye ne zaman girdiklerini kanıtlayamadıkları için oturma izni alamayanların belirlenip ülkeden ihraç edileceğini anlattı.

Bakan Vezirianis, polis ve işverenlerin yapacağı sıkı kontrollerin de politikanın işlemesini getireceğini belirtti.

Ne var ki, göçmen ve insan hakları uzmanları, Yunanistan'ın daha önce diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, bu kadar geniş çaplı bir sınırdışı etme operasyonu sırasında hukuki güçlükler yaşayabileceği görüşünde.

Uluslararası Mülteci Örgütü'nden uzmanlar, Yunanistan'ın sıkılaştırdığı politikanın, ucuz ve tehlikeli işlerde çalışabilecek yasadışı işçi sayısında artışa neden olabileceği kaygılarını dile getiriyor.

Kaynak:

Editör: TE Bilişim