Çin Cumhurbaşkanı Hu Cintao ve iki günlük ziyaret için Pekin'e gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir araya geldi.

İki tarafı ilgilendiren uluslararası ve bölgesel konuların ele alındığı görüşmede, ağırlığı ikili ilişkilerin geliştirilmesi konusu oluşturdu. Hu Cintao, görüşmede Putin'in ziyareti ve özellikle “Rusya Yılı” etkinliğinin Çin'de düzenlenmesiyle, iki ülkenin halkları arasındaki karşılıklı anlayış ve dostluk pekiştirilerek, Çin-Rusya stratejik işbirliği ve ortaklık ilişkisinin daha da geliştirileceğine inandığını belirtti.

Putin, Çin'de “Rusya Yılı” etkinliğinin düzenlenmesinin, Rusya-Çin ilişkilerinin yüksek bir düzeye ulaştığını gösterdiği gibi, bu ilişkilerin gelişmesi için de sağlam bir temel hazırladığını kaydetti.

PUTİN, 90 KİŞİLİK HEYETLE GELDİ

Putin'in dış politika danışmanı Sergey Prihodko, görüşmeden önce Rus basınına yaptığı açıklamada, iki liderin ağırlıklı olarak Sibirya petrolünü Çin'e taşıyacak boru hattı ile diğer ticari anlaşmaları ve askeri işbirliğini genişletme yollarını ele almasının beklendiğini kaydetti.

Prihodko, iki ülke arasındaki ilişkilerin şu anda tarihinin en üst düzeyinde olduğunu belirtti. Rusya'nın devlet petrol şirketi Rosneft ve doğalgaz şirketi Gazprom ile uçak, telekomünikasyon ve diğer sektörlerin üst düzey yöneticilerinden oluşan 90 kişilik bir heyet de Putin ile birlikte Pekin'e geldi. Putin, Pekin ziyaretinin ilk saatlerinde Çin Başbakan Yardımcısı Tang Ciaşüen ile birlikte, Rusya Yılı dolayısıyla oluşturulan basın merkezinin açılışına katıldı.

ENERJİ KONUSUNDA 3 BELGE İMZALANDI

Çin, halen Rusya'nın petrol ve silah endüstrisinin en önemli müşterisi konumunda. 4100 kilometrelik Doğu Sibirya-Pasifik petrol boru hattının elverişli rotası için Çin ile Japonya arasında sıkı bir rekabet bulunuyor. Çin, halen Rus petrolünü demiryoluyla taşıyor. Çin ve Rus liderlerinin görüşmesinden sonra iki taraf arasında imzalanan 12 işbirliği belgesinin üçü, enerji alanıyla ilgili. Çin Ulusal Petrol Şirketi CNPC ile Rosneft arasında ilke anlaşması, CNPC ile Gazprom arasında anlayış muhtırası ve CNPC ile Rus boru hattı şirketi Transneft arasında görüşme tutanağı imzalandı.

Soğuk savaş döneminde aralarında güvensizlik bulunan Çin ve Rusya, bu dönemin sona ermesinden sonra aralarındaki siyasi ilişkileri derinleştirdi. Tek kutuplu dünya kurulmasından yana olduklarını açıklayan iki ülke, geçen yıl global konulara hakimiyet sağlama ve egemen ülkelerin içişlerine müdahale etme girişiminde bulunan tarafları uyardı.

BBC “MOSKOVA-PEKİN DOĞALGAZ YAKINLAŞMASI”

 Moskova ve Pekin arasında, Sibirya'daki doğalgazı Çin'e ulaştıracak iki boru hattı inşası için anlaşma sağlandı.

Rusya, Çin'in ekonomik ve sanayii gelişimine destek vermek üzere bu ülkeye büyük miktarda doğalgaz aktarılmasını mümkün kılacak yeni bir anlaşmaya varıldığını açıkladı.

Sibirya'dan Çin'e uzanacak iki ayrı boru hattının inşa edileceği, bu hatların her birinin yılda 40 milyar metreküp doğalgaz taşıyacağı belirtildi.

Anlaşma, Sibirya'dan petrol taşınması için ayrı bir hat inşa edilmesini öngörmüyor. Anlaşma, Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin'in iki gün sürecek Pekin temasları sırasında duyuruldu.

Putin, anlaşmayla Sibirya'nın batısı ve Rusya'nın doğu ucundaki bölgelerden büyük miktarlarda doğalgazın Çin'e aktarılacağını söyledi.

Rus Gazprom firmasının başkanı Alexei Miller, anlaşmanın zaman ve ölçeği hakkında Çin'in CNPC firmasıyla uzlaştıklarını, ancak mali ayrıntılar hakkında müzakerelerin süreceğini ifade etti.

Moskova ve Pekin arasında ticari işbirliğini geliştirecek 15 anlaşma da imzalandı.

Bu anlaşmaların dördü enerji sektörüyle ilgili.

Ayrıca telekomünikasyon ve ulaşım sektörlerinde de daha güçlü işbirliği vaadinde bulunuldu.

İran da gündemdeydi

Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin ve Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao'nun görüşmelerinde, İran'ın nükleer programı konusu da ele alındı.

Her iki liderin sorunun 'siyasi ve diplomatik yollardan çözümüne bağlı oldukları'nı söyledikleri belirtildi.

Pekin'de bulunan BBC muhabiri Damian Grammaticas, Moskova-Pekin ilişkilerinin hiç olmadığı kadar iyiye gittiğini söylüyor.

On yıllarca birbirine düşman gözüyle bakan iki dev ülke arasında şu an ilişkilerin geldiği nokta gerçekten büyük bir değişime işaret ediyor. her iki ülkenin de yeni dünya düzeninde ABD'ye alternatif bir güç odağı olmak istediğini söylüyor.

Kaynak:BBC-Reuters-AP

DenizHaber.Com

Editör: TE Bilişim