"Deniz turizminde daha çok yolumuz var"

Fethiye'de yat turizminin gelişmesine öncülük eden Ece Saray Marina & Resort'ün Yönetim Kurulu Üyesi Nejat Ece ile hem Ece Saray'ı hem de deniz turizmini konuştuk. Türkiye'de deniz turizmi kavramının tam olarak oturmadığını anlatan Ece, ekonomik kriz nedeniyle yat turizminde yüzde 25'lik düşüş olduğunu söyledi.
Fethiye'de faaliyet gösteren Ece Saray Marina Resort, özellikle yat turizminin gelişmesine büyük katkı sağlıyor. 2002 yılında hizmete açılan tesiste 120 yatak kapasiteli bir butik otel bulunuyor. Fethiye'ye yatlarıyla gelen turistler, yaklaşık 450 teknelik bir kapasiteye sahip olan marinaya demir atıyorlar. Arzu edenler, otelde konaklayabiliyor.





Fethiye'de yat turizminin gelişmesine öncülük eden Ece Saray Marina & Resort'un Yönetim Kurulu Üyesi Nejat Ece ile hem Ece Saray'ı hem de deniz turizmini konuştuk.

FETHİYE'YE SINIF ATLATTIK
Ece Saray Marina'nın Fethiye'ye iki tür katkı sağladığına değinen Ece, konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"2008 yazında Fethiye marinaya giren turist sayısı 80 bin'dir. Bir turist, 100 Euro bıraktığı zaman toplamda 8 milyon Euro eder. Dolayısıyla tesisimiz, Fethiye'ye sınıf atlattırmıştır. Yani Fethiye için X dersek, Fethiye X + olmuştur veya Y olmuştur; bir otel ve marina olarak söylüyorum. İkincisi bu marinaya gelen turistler, çarşıdaki lokantacıdan, butikçilere kadar hepsine fayda sağlamaktadır. Bölgede yaz-kış hareketlilik sağlanmaktadır.. "

DENİZ TURİZMİ KAVRAMI TAM OLARAK OTURMADI
Türkiye'de deniz turizmi kavramının tam olarak oturmadığına dikkat çeken Ece, konunun tanımlanması ve uygulanması konusunda büyük sıkıntılar yaşandığını anlatıyor. Ece, "Örneğin turizmcinin ihracatçı sayılmasına ilişkin bir düzenleme yapıldı. Ben sordum, 'biz deniz turizmi olarak böyle bir kapsam içerisinde miyiz' diye... Cevap veremediler bana. Kanunu düzenleyenler, Ece Saray gibi bir yapıyı konaklama tesisi olarak ele almamışlardır. Bizde konaklama tesisi deyince mutlaka oteller, apartlar, pansiyonlar vs akla geliyor" diyor.

Özellikle deniz turizminde kaliteyi ve seçkinliği yakalamak zorunda olduklarını anlatan Ece, "Avrupa'daki marinaların fiyat politikalarına inanamazsınız. Adam önce marinada yer buluyor, sonra tekne alıyor. Ve inanamayacağınız rakamlardır, mesela bir marinada bir motor yatın yıllık bedeli 75 bin euro civarındadır. Bizdeyse 5 bin Euro. Bu noktada kat etmemiz gereken çok fazla şey var" diye konuşuyor.





MAVİ TURA TALEP YÜZDE 25 DÜŞTÜ
Ekonomik krizin her sektörde olduğu gibi deniz turizmine de olumsuz yansıdığını bildiren Ece, konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"Bodrum'da büyük umutlarla bir kruvazör turizm iskelesi yapıldı. Ancak Bodrumlularla görüştüğüm zaman o kadar da büyük bir girdi sağlamadığını ifade ediyorlar. Yine yat işletmeciliği konusunda ilk kez bu sene büyük yat işletmelerinin teknelerini haftanın belirli günleri rıhtımda bağlı olarak görüyorum. Halbuki bunlar rıhtımda hiç bağlı olmaz.
Yat turizminin Türkiye'de şekillenen ve Türkiye'ye özgü bir şekli var biliyorsunuz; mavi tur. Bu sene mavi tura talepte de çok büyük bir düşüş var. Kanımca bu oran tahminen yüzde 25'in üzerindedir"
Editör: TE Bilişim