KÖRFEZ’DE KELEBEKLERİN DANSI BAŞLADI

 

Türkiye Yelken Federasyonunca İzmit Yelken Kulübü’nün evsahipliğinde ve İzmit Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile düzenlenen, Sekapark Laser Türkiye Birinciliği 5 Haziran’da start aldı.

Standart, Radyal ve 4,7 kategorilerinde 4 gün devam edecek yarışlara, hemen her ilin yelken kulübünden yaklaşık 140 sporcu katıldı.

Yelkenleriyle körfezi kelebek vadisi görünümüne çeviren 14–22 yaş grubunda sporcular, 2 buçuk millik bir parkurda mücadele veriyor.

Şampiyona boyunca toplam 11 yarış yapılması planlanıyor.

Yarış startı öncesinde düzenlenen basın toplantısında, 21 –24 Haziran 2007 tarihlerinde gerçekleştirilen Pirat Türkiye Şampiyonasını İzmit’e getiren İzmit Yelken Kulübünün iki sporcusu Hakan ve Reyhan Yılmaz ile kulüp yetkilileri, sorunlarını ve sitemlerini dile getirdi.

YELKENCİLER DERT YANDI

Basın toplantısında konuşan Yelken Federasyonu ve kulüp yetkilileri hedeflerini açıklarken sitemli konuştu.

TÜRKİYE YELKEN FEDERASYONU YÖNETİM KURULU ÜYESİ ATİLLA TURUNÇ:

“-Yelken görsel olarak izleyiciyi çeken bir spor olmamasına karşın çok değerli insanlar yetiştirmiş bir spor dalıdır. Bütün spor dalları değerli insanlar yetiştirir ama yelkenin ayrı bir özelliği vardır. Yelken anında, çabuk ve doğru düşünme ve karar verme yeteneği kazandırır. Yelken sporuyla uğraşan sporcuları hangi alanda olursa olsun yüzde 95’i başarılı insanlardır. Yelkenle uğraşan insan belki bu spordan büyük paralar kazanmaz ama burada edindiği deneyimlerle hayatta kazanır. Siz basın mensuplarından ricamız yelken sporunun bu yönlerini iyi irdeleyip bunu haberlerinizde yansıtmanız. Türkiye gibi üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede gönül istiyor ki ulusal gazeteleri açınca insan yelkene dair daha ayrıntılı haberler bulabilsin. Şu anda Anadolu’nun birçok yerinde, Adıyaman Kâhta’da, Eğirdir’de, GAP’ta yelken yapılıyor. Oradaki arkadaşlarımız büyük özverilerle çalışıyor. Buralara dair haberleri ulusal basında da görmek isteriz. Bu haberler bizlere şevk verecek, bu spora yönelmek isteyen gençleri teşvik edecektir. Devletimizin yeni politikaları uyarınca Gençlik Spor Genel Müdürlüğü bütün amatör branşları özerkleştirmeye başladı. Devlet yavaş yavaş bu sporların üzerinden maddi desteğini çekecek. Bu nedenle bütün amatör spor branşlarının çok fazla sponsor ihtiyacı ortaya çıkmış bulunuyor. Sponsorlara da bizler yine basının göstereceği ilgi sayesinde ulaşabileceğiz. Bugün burada laser sınıfında çalışmalarını sürdüren yüzlerce genç sporcu bir yıllık bütün emeğini sınamak üzere bulunuyor. Böyle önemli spor olaylarının büyük kitlelere ulaşabilmesi için bütün medya mensuplarının desteğini bekliyoruz.”

İZMİT YELKEN KULÜBÜ YÖNETİM KURULU BAŞKANI DR. R.TURGAY ASLAN:

“-Federasyonumuz özerk olduktan sonra hedeflerini daha netleştirdi. Şimdi amacımız halkımızı yelken sporunun içine alabilmek. Bizim sporumuz rüzgâra bağlı. Futbolu kar altında da olsa, güneş altında da olsa oynayabilirsiniz ama rüzgâr olmazsa yelken yapamazsınız. Bu yıl adımızı SEKA parkıyla birleştirmemizin amacı, hem bu parkın açılışını yapmak hem de gelecek yıl burada halkımızın da katılımıyla yelken yarışlarını bir şenliğe dönüştürmek. Ayrıca hedeflerimizi büyüttük. Artık Türkiye içinde şampiyonlar yetiştirmek değil, uluslararası yarışlarda şampiyonluklar elde etmek istiyoruz.  Bizim sporumuza 7 yaşında başlanıyor. 70 yaşına kadar yapılabiliyor. Biz sadece spora altyapı yetiştirmekle kalmıyoruz, şirketlere de hizmet veriyoruz. Büyük firmalar kendi elemanları arasındaki takım ruhunu geliştirmek için yelken yaptırmaya başladı. Çünkü çok hızlı kararlar vermek ve hızla uygulamak zorundasınız. Örneğin şu an rüzgâr yok ama birazdan rüzgâr çıkacak. Rüzgârın nereden ve nasıl eseceğini bilmiyorsunuz. Denizin ne durumda olacağını bilmiyorsunuz, teknenin durumunu bilmiyorsunuz ve bütün bu kararları anında veriyorsunuz. Hedefe ulaşmak için doğru kararı vermek zorundasınız. Denizde hedefe ulaşmak karada veya havada olduğu kadar kolay değildir.”

Yelken sporuna başlama yaşının ne olması gerektiğine dair bir soruya cevap veren Turgay Aslan, 7 yaşında, sağlık durumu uygun ve yüzme bilen herkesin yelkene başlayabileceğini, kulüp sporcusu olmak isteyen sporculardan hiçbir ücret talep edilmediğini söyledi.

Aslan, açıklamasına,  “sporcu adaylarının kişisel eşyaları dışında tüm malzemeleri kulüp tarafından sağlanıyor, camia olarak bütün arzumuz, deniz üzerinde her zaman yelkenlileri görebilmek, herkese kapımız her zaman açık” şeklinde devam etti.

TÜRKİYE YELKEN FEDERASYONU YÖNETİM KURULU ÜYESİ  BAHA  TUNDOĞA :

“-Bizim en büyük şanssızlığımız seyircimizin olmaması. Diğer hemen hemen bütün spor dallarında seyircinin karşılaşmayı izleyebileceği bir alan olmasına karşın yelkende her şey denizde gerçekleşiyor. Bunun yanında Türk milleti maalesef denizi sevmeyen bir millet. Arkasını denize dönüp oturur. Üzülerek söylüyorum, halkımız yelkenin ‘y’sini bilmiyor. Ulusal basın da bilmiyor. Genel Müdürlük hatta Spor Bakanlığı bilmiyor. Çünkü herkesin inancı, yelken sporunun pahalı bir spor olduğu yolunda. Neden pahalı? Bir optimist teknesini aldığınız zaman vereceğiniz para 6,5 bilemediniz 7 bin lira. Bu çocuğumuz buna iyi bakarsa, kendi malı gibi özveriyle kullanırsa 6 yıl kullanır. Çok büyük paralarla transfer edilen bir futbolcu ne kadar oynuyor? İki sezon. İki sezonda tam randımanlı ne kadar oynuyor? Üç ay-dört ay. Peki, şimdi hangi spor daha pahalı? Yelkenin pahalı olduğunu düşünüyoruz çünkü yelken sporunu tanımıyoruz. Ne yerel yönetimlerin, ne spordan sorumlu müdürlüklerin Anadolu’da yelkene ilgisi var. Ben bu spora 54 yılımı verdim ve hala uğraşıyorum. Ama hala başaramadım.”

 

DenizHaber.Com

Editör: TE Bilişim